2 Eylül 2020 Çarşamba

Can Baba

 


Can Baba

Daldırıp kovayı
Derin bir kuyudan çekerdin kelimeleri
Nasıl anlam kazanırdı ama
Ne eşsiz sözler dökülürdü insanlığa
Ne büyük aşklar saklıydı her damlasında
Su gibiydin, sel gibiydin, yağmur gibi…

Bazen merhametli, bazen şiddetli
Bakışların da değişirdi arada
Bazen keyifli, bazen öfkeli
Başka bir adamdın
Başka bir dünyanın adamı!

Ne diye aşıp geliyorsun dağları
Birkaç saatliğine mi derdin?
Her yanına vardığımda
Seninle birkaç dakika
Koca bir ömre bedeldi
Bunu sen asla bilmemiştin…

Bir resmimiz olsun
Ne var sanki dediğimde,
Elini koyup sol omzuma
Bi’siktir git, sokayım resmine
Böyle şeyler isteyeceksen
Bir daha yanıma gelme demiş,
Bir güzel azarlamıştın…

Türk solu der
Anlatırdın memleketi
Uzun değil, kısa konuşurdun
Sıkça düşünür, doldururdun kadehi
Hep yedeği olurdu sigaranın masada
Her şeyin yedeği vardı da,
Bir senin yoktu Can Baba…

Şimdi ne zaman gitsem, gözlerim seni arar eski Datça'da!
Ne zaman 12 Ağustos gelse, bir ağırlık çöker omuzlarıma!  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Özgürlük

  Önce kocaman bir yürek taşıyacak Sonra uğrunda savaşacaksın, Sende yoksa o yürek Boşuna sesini yükseltip bağırmayacaksın! Bu yol bildiğin ...